Ağustos 2018 tarihinde medyaya yansıyan haberlerde, ABD’nin Pensilvanya Eyaleti’nde Yüksek Mahkeme’nin yayımladığı bir Büyük Jüri Raporu’nda Katolik Kilisesi’nde son 70 yılda binden fazla çocuğun taciz edildiği belirtildi ve 300’den fazla din adamı suçlandı. Yetkililer, soruşturma sonucu altı psikoposluk bölgesindeki çocuk tacizlerinin üzerinin kilise tarafından sistematik bir şekilde örtüldüğünün saptandığı açıkladı. Almanya’da 1946 ile 2014 yılları arasında Roman Katolik Kilisesi’ne bağlı rahiplerin 3.600’den fazla çocuğa tacizde bulunduğu ortaya çıktı. Alman medyasına göre tacizde bulunduğundan şüphelenilen din adamlarının yalnızca % 38’i yargılandı ve haklarında yalnızca ufak çaplı disiplin soruşturmaları açıldı. Fransa’nın Lyon Katolik Kilisesi Kardinali PhilippeBarbarin’in, Lyon’daki bir kiliseye bağlı olan ve 1989-1991 yılları arasında Bernard Preynat isimli papazın suçlandığı çocuk istismar, yalnızca 2015 yılında ABD’li 133 askeri personelin çocuklara karşı işlenen suçlardan almış olduğu hükümler, dava konusu olmuş onlarca benzer olaylardan sadece birkaçıdır. ABD elitlerinin insanlık dışı bir olayı da, Pizza Gate skandalı. Bu skandal kısaca “Amerika’nın önde gelen sermaye sahipleri ve ünlü siyasetçileri için sapkın ve insanlık dışı etkinlik ve çocuklara istismarda bulunmasının ortaya çıkması” olarak özetlenebilir. Bu skandal, wikileaks tarafından yayınlanan ve 2014 tarihli bir e-posta üzerinden sızdırılıyor. Söz konusu skandalda Clinton çifti, Georges Soros gibi ünlü isimlerin yanı sıra Barack Obama’nın da adı geçiyor. Ancak bu süreçte istihbarat birimlerinden, medyaya kadar uzanan bir sansür ağı uygulandı. Bu skandalın içinde olan kişilerin sahip oldukları para ve mevki sayesinde bu olayların üstünü örttükleri iddia ediliyor. Pizza Gate skandalında yıllar boyunca çocukların kaçırılıp, çok küçük yaşlarda eğlenceli törenlerde çocuklara tecavüz edildiği sapık partiler yapıldığı söyleniyor. Belli düzeydeki insanların yaptıkları sapıkça partilere çocuk pazarlayan pizzacının mail kutularını da pizza siparişleri (!) dolduruyor. 25 Mayıs 2017 tarihinde NATO liderleri, Brüksel’de “NATO Devlet ve Hükümet Başkanları Toplantısı” için bir araya geldi.First Lady’lerle çekilen aile fotoğrafıyla, Brüksel’deki NATO toplantısında tarihe geçecek anlar yaşandı. Bu erkek firstlady, Lüksemburg’un ilk eş Başbakanı olan XaiverBette’in eşi GauthierDestenay’dı. GauthierDestenay, böylece tüm dünyanın dikkatini üzerinde topladı. Lüksemburg’un 44 yaşındaki ilk eş Başbakanı olan XaiverBettel göreve geldikten iki sene sonra 2015 yılında GauthierDestenay ile evlendi. Aslında bu fotoğraf, demokratik toplumlarının ve devletlerin önde giden en demokrat liderlerinin ahlaksızlıklarının, müptezelliklerinin ve rezilliklerinin fotoğrafı. Bu ahlaksızlıklarını, müptezelliklerini ve rezilliklerini de dünya kamuoyuna göstererek üstünlük sağladıklarını zannediyorlar. Üstat Necip Fazıl Kısakürek’in bir şiirinde dediği gibi; “Zamanı kokutanlar mürteci diyor bana; Yükseldik sanıyorlar, alçaldıkça tabana.” Demokrasilerde ölçüsüz ve sınırsız özgürlük anlayışı, insanların Allah’ın çizdiği hadleri aşma özgürlüğüne dönüşmekte, bu da toplumda büyük zararlara sebebiyet vermektedir. İlgili kuruluşların raporlarına göre, demokratik Batı dünyası pedofili ve sapıklık bataklığında boğulmakta. Bu tür ve benzer eylemlerde büyük çılgınlıklar yaşanmaktadır. Tüketim çılgınlığı, lüks hayat özentisi ve medyanın kuşatması altındaki insan, hayatın labirentlerinde benliğini kaybetmekte, yönünü ve istikametini yitirmektedir. Son olarak İngiliz gazetesi Daily Mail’in 18 Ekim 2018 tarihli “Britanya Kan Banyosu” başlığı ile duyurduğu habere göre, 1 yıl içinde İngiltere’de yaşanan cinayetler % 14 artış gösterdiği görülüyor.