Çağımızın kanayan yarası... Genelde büyük şehirlerde baş gösteren kalabalıklığın, tahammülsüzlüğün ve maddi sıkıntıların sonucu ortaya çıkan bir çeşit zulüm. Şiddet denince akla genelde dövmek veya öldürmek gelse de, psikolojik, ekonomik ve şiddet de azımsanmayacak kadar çok maalesef.  

Toplumumuzda şiddete maruz kalanlar en çok kadınlar, çocuklar, yaşlılar ve hayvanlardır. 

Egoistlik, kişilik bozukluğu, maddi veya manevi sıkıntılar, töre, gelenek, insanın şiddet görmesine ve göstermesine sebep oluyor. 

Şiddet; fiziksel, ekonomi, psikolojik, şiddet ve hayvanlara şiddet olarak ayrı ayrı kategorize edebiliriz.

Fiziksel şiddet; dövmek, yumruk atmak, öldürmek, kişiyi sarsmak, saçını yolmak vs. bahanesi ne olursa olsun suçtur.

Ekonomik şiddet ise; kişiye imkânlarından daha az para vermek, evinin ihtiyacını karşılamamak, istemediği işte çalıştırmak ya da istediği işte çalıştırmamak psikolojik şiddettir ve bahanesi ne olursa olsun suçtur.

Psikolojik şiddet; eve hapsetmek, dışarıya çıkmasına izin vermemek, ailesiyle ya da arkadaşlarıyla görüşmesine izin vermemek, ayrıysa çocuklarını görmesine izin vermemek, kıskançlık bahanesiyle baskı oluşturmak ve birileriyle kıyaslamak süreklilik arzeden durumlarda korkunç bir şiddet türüdür.

Cinsel şiddet ise;  kişinin en istemeyeceği şiddet türüdür. Çocuğa istismar, kadına evlilik içi veya dışı zorla birliktelik, çocuk doğurmaya ya da aldırmaya zorlamak, içerikli telefon, mesaj veya mektup yazmak, imalı kelimeler söylemek, bekaret kontrolü, evlendirmeye zorlamak şiddet türüdür ve bahanesi ne olursa olsun suçtur.

Hayvanlara şiddet;  dövmek, aç ve susuz bırakmak, diğer hayvanlarla dövüşe zorlamak , hayvanlara istismarda bulunmak, tıbben gerekmediği halde herhangi bir organını kesmek ve almak , gerekmediği halde deney için kullanılması şiddet ve suçtur. 

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın Kadına Yönelik Aile İçi Şiddet Araştırması’na göre her 10 kadından 4’ü eşi ya da erkek arkadaşından fiziksel şiddet görüyor. Şiddet gören kadınların yüzde 89’i hiçbir yere başvurmuyor.   Kadın cinayetleri ise her yıl artıyor. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun verilerine göre 2015 te 303 kadın öldürülmüş. Bu rakamlar korkunç...  

Şiddete maruz kalan kadın ve çocuklar için ülkemizde sığınma evleri bulunmaktadır. Buraya fiziksel, duyusal, ve ekonomik istismara uğrayan kadınlar, psiko-sosyal ve ekonomik sorunlarının çözümlenmesi ve bu süreçte varsa çocuklarıyla birlikte yatılı olarak kalabilmeleri  için başvuruda bulunabilirler.

Her türlü şiddet yaralayıcı ve aşağılayıcıdır. Bu tür olaylara direkt  müdahale edemiyorsak Alo 183 ü arayıp yardım isteyelim.  Alo 183 hattı; Aile, kadın, çocuk, engelli, yaşlı, şehit yakınları ve gazilere yönelik Bakanlığın verdiği hizmetler hakkında bilgilendirme ve yönlendirme yapan bir hattır. Ayrıca İhmal, istismar, şiddet vakaları, töre ve namus cinayetleriyle alakalı ihbarlarda vakanın gerçekleştiği ilin acil müdahale ekip sorumlusuna veya güvenlik güçlerine bildirilerek müdahale edilmesi sağlanmaktadır.

Etrafımızda bu tür olaylara dur deme cesaretini toplum olarak göstermeliyiz. Kendimize ve çevremizdeki herkesin yaşama hakkına saygılı ve duyarlı olmalıyız.
Şiddetsiz bir dünya için el ele verelim...

Sevgiler...