Türkiye'de gerçekleştirilen önemli bir proje, metastatik ve standart tedaviye yanıt vermeyen lösemi ve lenfoma hastalarında kullanılmak üzere özel bir grup için yeni bir tedavi seçeneği sunuyor. Klinik öncesi hücre kültürü ve hayvan çalışmaları tamamlandı ve ürün, tümörü tanıyarak yok etme özelliğine sahip.

Etkinlik açısından elde edilen yüzde 100'e yakın başarı, ürünün potansiyel etkinliğini gösteriyor. Bu aşamadan sonra Faz 1 klinik çalışmalara geçilecek ve bu çalışmalar, lösemi ve lenfoma hastalarında ürünün güvenilirliği ve etkinliği üzerine odaklanacak. Çalışmaların başarıyla tamamlanması durumunda, bu yerli ürün, özellikle metastatik ve standart tedaviye yanıt vermeyen hastalar için umut vadeden bir terapi olabilir.

Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Burhan Turgut'un açıklamalarına göre, hematolojik kanserler, lenf dokusunun veya lenfatik sistemin kanseri olarak adlandırılır. Lenfatik sistemin, vücudun savunma sistemini oluşturan organları içerir. Bu bağlamda, yerli ürünün lösemi ve lenfoma tedavisindeki potansiyeli, bu kanser türleriyle mücadelede yeni bir aşama olarak görülmektedir.

Hematolojik hastalıkların tedavisi, gün geçtikçe daha spesifik ve hedefe yönelik hale gelmektedir. Bu tür yerli inovasyonlar, Türk bilim dünyasının sağlık alanında uluslararası alanda da ses getiren başarılarına bir örnek teşkil etmektedir. Yerli ve etkili tedavi yöntemleri, ülkemizin sağlık sektöründeki rekabet gücünü artırarak uluslararası alanda önemli bir konuma ulaşmasına katkı sağlayabilir.