Dine yakın veya uzak her insanın ağzında dolaşan dilektir “hayırlısı”.
Önce uzun uzun konuşur sonra da “bakalım hayırlısı” deriz.
Ya da teselli etmek için kullanırız “Sıkma canını belki hayırlısı böyledir.” diye.
Sahi hayr ne demek?
Olmasını herkesin bu kadar çok istediği hayır konusunda samimi miyiz?
Peki bir şeyin hayır olup olmamasını belirleyecek şey ne?
İşte burada hayırlısıyla şerlisini ayıracak bir ölçüye ihtiyacımız var. Hayır ile şerri ayıran demek, Furkan demektir. Yani Kur’an’ın ta kendisi. (Furkan Suresi 1. Ayet)
Şimdi her şeyi doğru zeminde tekrar okuyalım. Ve kendimize samimice soralım:
Benim derdim Allah’ın benim için hayır dediği şeylerle hayırlanmak mı, yoksa benim öyle gerçekleşmesini istediğim bir şeyin adını hayır koyup, o isteğe ulaşma arzum mu?
“Hayırlı akşamlar” cümlesini bu bağlamda açmaya çalışalım.
Akşam ki zamanın hayırlı bir şekilde geçsin. Bu zaman dilimin Allah’ın hayır kıldığı işlerle uğraşmak ve sonucunda O’nun rızasını kazanma yolunda ilerlemenle hayır olsun. Allah akşam ki zamanın da kendisinin hoşlanmayacağı türden şerli işlere bulaşmandan seni muhafaza buyursun.
Ya da
Canın nasıl rahat edecekse akşamın öyle geçsin. Seni sıkıntıya dara düşürecek en ufak bir şey olmasın. (Allah’ın hayır dediği şeylere yakın-uzak olman aklıma bile
gelmiyor söylerken), yeter ki sen rahat et.
Acaba biz hangi manayı kast ediyoruz?
Her şeye hayırlısı diye konuşan bir Müslüman’ın Allah’ın mutlak hayır kıldığı namaz ibadetiyle ilgilenmemesi aslında bir çelişki değil midir?
Faiz almak-vermek bir şer iken, faizli parasıyla ne yapacağını anlatan bir kişinin cümlesinin sonunda “ hayırlısı bakalım” demesi nasıl bir şeydir?
Yetimin hamisi olmak bir hayır pınarı iken, bu pınarın başında “hayırlısı” diyen kardeşlerimizi neden göremiyoruz? Veya az görüyoruz.
Demek bizim istediğimiz türden hayırlısı, Allah’ın hayırlı gördüğü şeyler filan değil. Birbirimizi kandırmayalım. Bizim hayırlısı dediğimiz aslında şu:
“Allah’ım ben bu işin sen beğenir misin beğenmez misin, yasaklamış mısın yasaklamamış mısın tarafına bakmaksızın, benim isteğim şekilde gerçekleşmesini istiyorum. Benim için hayırlı gördüğüm bu”.
Peki Hz. Musa’nın bindiği geminin delinmesi hayırlı değil miydi? (Kehf 79)
Ayetin devamında anlatılan gencecik bir çocuğun yaşaması mı hayırlı idi, yoksa ölmesi mi? (Kehf 80)
Ya hoşumuza gitmeyen şeyler bizim için hayır ise? (Bakara 216)
Lütfen kardeşlerim hayır konusunda samimi olalım. Hayırlısı kelimesini sadece yaralarımıza pansuman yapmak için kullanmayalım. Gerçekten hayır diye bir derdimiz olsun.
Allah’ın bizler için hayır kıldığı şeylerle hemhal olup hayırlanalım. Birisine hayırlı olsun, hayırlısı olsun dediğimiz de kast ettiğimiz Allah’ın gösterdiği türden hayır ve dilekler olsun.
Unutmayın! Bizi Kuran’ın gösterdiği çizgi ve metotla Allah’a yaklaştıran her ne varsa hayır, bizi Allah’ın gösterdiği istikametten uzaklaştıran her ne varsa şerdir.
Siz adına ne derseniz deyin.
Hepinize HAYIRLI GÜNLER diliyorum.
Selam ve dua ile…