Diyanet’in Milli Piyango fetvasında “Şans faktörüne dayalı olan piyango, toto, loto, iddia, müşterek , ganyan gibi tertip ve oyunlar da kumardır ve haramdır” denildi. Fetvada, bu yollarla kazanılan paralarla yapılan hayır işlerinin de geçersiz sayılacağı belirtildi. İşte o fetva: “Taraflardan birisinin kazanıp diğerinin kaybetmesi esasına dayalı bütün şans oyunları kumar kapsamında değerlendirilip haram kılınmıştır. Zira bir taraf kaybederken, diğer taraf da hak etmeden kazanmaktadır.
Buna göre şans faktörüne dayalı olan piyango, toto, loto, iddia, müşterek , ganyan gibi tertip ve oyunlar da kumardır ve haramdır. Bu tür kumarların, geniş kitlelerin iştirak etmesi sebebi ile zararı daha da yaygın olmaktadır. Bu tür oyunların hasılatından bazı kuruluş ve hayır kurumlarının yararlanması, onları meşru hale getirmez ve haramlık hükmünü değiştirmez. Bu yollardan birisiyle elde edilen kazançlar, sevap beklenmeyerek yoksullara veya hayır kurumlarına verilmelidir. Zira Hz. Peygamber bu tür haram kazançların harcanmasının ve güya sadaka olarak verilmesinin mümkün olmayacağını haber vermiştir. (Din İşleri Yüksek Kurulu / DİYANET)
Bu sebeple “Ben piyango bileti alayım, çıkarsa fakirlere ve hayır kurumlarına da veririm” düşüncesiyle piyango bileti almak asla doğru değildir. Yukarıda değinilen şans oyunları kumar olduğundan İslam’da caiz değildir. Bir Müslüman içki, kumar, zina, faiz gibi haram olan hususlardan sakınmalıdır. Çünkü “Kim Allah’a ve Peygamber’ine itaat ederse Allah onu, içinden ırmaklar akan cennetlere koyacaktır; orada süreli kalacaklardır. İşte büyük kurtuluş ve mutluluk budur.” (Nisa, 4/13)
Sonuç itibariyle Yılbaşı kutlamaları, batı kültürünün bir ürünüdür. Toplumumuzda “yılbaşı kutlaması” olarak yapılan eğlencelerin dinimiz açısından hiçbir temeli yoktur. Her yılın sonu, yeni bir yılın başlangıcıdır. Bu günlerde bize düşen, geçen bir yılın muhasebesini yaparak gelecek bir yılda hatalarımızı tekrarlamamak ve Yüce Allah’ın razı olacağı davranışları yapmaya gayret göstermek olmalıdır. İslam’a uygun olanı yapıp, islama aykırı olanlardan uzak durmak her müslümanın hassasiyeti olmalıdır. Çünkü ayet çok net; “Kim iyi bir şey yaaprsa (islama uygun olan şeyi yerine getirirse) lehine olur. Kim de kötü bir şey yaparsa (İslam’a aykırı olanı tercih ederse) kendi zararınadır.” (Casiye, 15) Dünya ve ahiret saadetinin yolu; Allah’ın emrine ve Rasulünün sünnetine uygun davranış sergilemekle mümkündür. Ne mutlu İslam’a uygun yaşama çabası içersinde olanlara!
