Gazetecilik kariyerini yalanlar üzerine kurmuş bir belediye memuru var. Başlarda az çok sayılabilen yalanları artık sayılmaz oldu. Kaynak bellediği mabadının üzerinden günaşırı bir yalan, bir iftira uydurmadan edemiyor.
Son yumurtası, CHP’li belediye başkanına yapılan PKK operasyonu ile ilgili. Efendim, savcı operasyonu başlatmadan önce Tayyip Erdoğan’ı aramışmış, doğrudan ondan izin almışmış, Adalet Bakanı olayı sabah öğrenmişmiş, hatta durdurmaya çalışmış ama başaramamışmış…
Karşımızda, yeni yetme bir gazeteci olsa “Adını duyurmak için uyduruyor.” deriz. Ama öyle değil, belediye medyasının bir numaralı beslemesinden söz ediyoruz. Anason ödemi suratı ile her akşam ekranlarda arzıendam edip operasyonculuk yapıyor. Dolayısı ile bu yalan da basit bir hata değil, çok özel bir amaca hizmet ediyor.
Maksat, PKK’ya yönelik soruşturma sürecini hukuksuzmuş gibi göstermek. Savcıyı itibarsızlaştırmak, özel emir alarak iş yaptığını söylemek… En süslü tarafı ise “Hükûmet içinde bile bu işe itiraz edenler var.” deyip soruşturmanın bir tür kumpas olduğunu iddia etmek!
Baştan ayağa deli saçması ama velev ki doğru olsun…
Asıl sen, PKK’ya operasyon yapılmasına karşı mısın, değil misin bir onu desene? Kuvvetli terör şüphesi olan bir adamın, -sırf CHP listesine sokuşturulduğu için- soruşturmadan muaf tutulmasını mı istiyorsun, bir söylesene?
Cevap veremez. Çünkü vaziyeti biraz sıkışık. Velinimeti Bay Başkan’ın talimatı var. Adam parayı vermiş, medyadaki düdüğünü öttürüyor. Düdüğün elinden ne gelir, sahibinin istediği gibi ötmekten başka?
GOOGLE’A KIZMADAN ÖNCE KENDİ EKİBİNE BAK!
Halk TV’nin patronu Cafer Mahiroğlu, “Google haberlerimizi sansürlüyor.” diye yazmış. Bir TV patronunun böyle bir şikâyette bulunduğunu ilk kez görüyorum. Üstelik Google dâhil tüm sosyal medya şirketlerinin, Türkiye’deki muhalif medyaya ayrıcalık yaptığı herkesçe biliniyor. Hatta bilimsel araştırmalar, sadece Türkiye’de değil, tüm dünyada sol medyanın kayırıldığını gösteriyor.
Belli ki Mahiroğlu, Google’ın, eski ilgi alakayı göstermemesinden şikâyet ediyor. Patronlar genellikle matematik ile konuşurlar. Cafer Bey’in elinde somut veriler olduğuna eminim.
Ama Google’daki görünürlüğün azalmasını özel bir sansür olarak yorumlaması ne kadar isabetli bilemiyorum. Google’ı sansürcülükle suçlamadan önce kendi televizyonunun ürettiği haberlere, yaptığı yayınlara bir baksa daha iyi olur. Çünkü bir yayın kuruluşuna, en çok zararı yalan haberler verir. Gazetecilikte hatalar, yanlışlar olur. Ama Halk TV’de görülen, bunun çok ötesindeki bir olgu. Maalesef çok fazla yalan haber üretiliyor, çok fazla manipülasyon girişiminde bulunuluyor. Google gibi şirketlerin algoritmaları da bu tip işlerden hiç hoşlanmıyor.
Bizlerin yazdığı, konuştuğu yayın organları da tarafsız değil; ama ne biz yalan uyduruyoruz ne de çalıştığımız kurumlar. Cafer Bey, bir fatura kesecek ise eğer, emin olsun, o faturanın muhatabı Google değil. Hatta bu işleri bilen biri olarak tavsiyem; en önce suçu Google’a atanları bir gözden geçirmesidir.