İsrail askerleri Lübnan’a ayak bastı ama kapsamlı kara harekâtı daha başlamadı. Evet, İsrail’deki aşırı sağcı hükûmetin ne yapacağını kestirmek oldukça güç; çünkü hükûmet, İsrail’in ulusal çıkarları çerçevesinde dahi birçok irrasyonel karar alabiliyor. Ancak sahadaki gelişmelere siyasi ve askerî açıdan baktığımızda Lübnan’a kapsamlı kara harekâtı belki hiç olmayabilir veya en azından daha zaman var.

İsrail’in Hizbullah karşısında benimsediği strateji hem askerî hem de siyasi açıdan Lübnan’a kapsamlı kara harekâtına alternatif oluşturabilecek kapsamlı bir istihbarat stratejisidir.

İlk önce siyasi açıdan bakalım: İsrail hükûmeti, aşırı sağcı siyasi partilerin baskısı altındaydı. Bu partiler, İsrail’in Lübnan’a girmesini savunuyordu. Netanyahu ve Savunma Bakanı da Hizbullah’ı yok etmek isteseler de Lübnan’a girmek onları tedirgin ediyordu.

Nitekim, Lübnan’a askerî olarak girmek kolay; asıl mesele oraya girdikten sonra orada kalabilmek. İsrail’in Lübnan bağlamında kötü tecrübeleri bulunuyor ve tekrar bir kapsamlı kara harekâtı düzenlerse ciddi kayıplar vermesi muhtemel. Bu süreç sonucunda Hizbullah’ı yok etmek bir yana; belki de Hizbullah galip çıkacaktır.

İsrail hükûmeti, iç siyasi baskıyla bu bariz askerî tehdit arasında kalmış durumda. İşte bu noktada, İsrail istihbaratının yıllardır üzerinde çalıştığı operasyonun meyvelerini toplamaya karar verildi.

Hizbullah’ın Suriye’de Esed rejimini korumak için görev alması, onu İsrail istihbaratı için daha kolay bir hedef hâline getirdi; belli ki İsrail, Hizbullah’ın en derinlerine sızmayı başardı.

Askerî unsurlarla destekli bu istihbarat operasyonu sonucunda Hizbullah’ın üst ve orta düzey kadrosu neredeyse tamamen çöktü. İsrail hükûmeti, iç kamuoyuna, "Lübnan’a girmeden Hizbullah tehdidini ortadan kaldırdım." mesajını verebildi; böylelikle aşırı sağcı partilerin Netanyahu hükûmetine desteği de güçlendi.

Netanyahu artık eskisi kadar Lübnan’a girme ihtiyacı hissetmiyor. Şu an Hizbullah’ı sınır hattından kuzeye çekilmeye zorlamaya ve Hizbullah’ın füze kapasitesini yeterince zayıflatıp İsraillilerin kuzeydeki evlerine dönmesini sağlamaya çalışıyor. Başarırsa o zaman Lübnan’a yönelik bir maceradan tamamen vazgeçmesi muhtemeldir.

Askerî açıdan baktığımızda: İsrail ordusunun Lübnan’a kapsamlı kara harekâtı için hazırlık yaptığı söylenemez. İsrail, bugüne kadar askerî olarak iki farklı hedef kategorisini gözetti. Birinci kategori, yukarıda bahsettiğim askerî unsurlar destekli istihbarat operasyonlarıdır.

İkinci kategori ise askerî saldırılardır ve bunlar ikiye ayrılmaktadır. Birinci kısım, 7 Ekim tarihinden önce var olan ancak son haftalarda yoğunlaşan Hizbullah’ın lojistik hatlarına yönelik hava bombardımanlarıdır. İkinci kısım ise 7 Ekim sonrasında öne çıkan Hizbullah’ın füze rampalarına yönelik saldırılardır.

Ancak İsrail’in yeni düzenlemeye başladığı kısıtlı özel kuvvet operasyonlarında İsrail askerleri Lübnan’a ayak bastı. Bu operasyonların amacı, Hizbullah’ın bazı saldırı kapasitesini ortadan kaldırmak olarak ifade ediliyor. Anlık olarak bu operasyonların boyutu ve içeriği hakkında fazla bilgi sahibi değiliz.

Ne zaman İsrail Gazze’deki bombardımana benzer kapsamlı hava harekâtları icra etmeye başlarsa o zaman Lübnan’a kapsamlı kara harekâtı beklenebilir.