Suriye’de yeni yönetim ile YPG terör örgütü arasındaki müzakereler aralık ayında başlamış ancak örgütün Münbiç’te gerçekleştirdiği bombalı araç saldırısı nedeniyle görüşmeler askıya alınmıştı.

Şimdi ise YPG, kamuoyuna açık bir şekilde Şam’a yeni bir teklif sundu.

Aslında Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara ile YPG’nin başını çektiği Suriye Demokratik Güçlerinin (SDG) sözde komutanı Mazlum Abdi arasında gerçekleştirilen ilk yüz yüze toplantıda anlaşmaya varılmıştı.

Ancak söylentilere göre, ABD bu görüşmeye ara buluculuk yaptığı için toplantıya katılmak istemişti. Fakat Ahmed Şara, "Ya baş başa görüşürüz ya da Türkiye de toplantıya katılır." diyerek ABD’nin katılımını reddetti.

Toplantı sonucunda Mazlum Abdi, Şam’ın tüm taleplerini kabul etti. Ancak Kamışlı’ya döndükten sonra Şam’a haber göndererek anlaşmadan çekildiğini bildirdi.

Şam, bu durumu Kandil’in vetosu olarak yorumladı.

Görüşmelerin tıkanmasının ardından ilk adımı Mazlum Abdi attı. Pazartesi günü Suriyeli bir medya organına verdiği röportajda Ahmed Şara’yı cumhurbaşkanlığı görevi için tebrik etti.

Oysa YPG/SDG, Şara’nın cumhurbaşkanı olarak atanmasını gayrimeşru ilan etmişti.

Bu gelişmenin hemen ardından, dün SDG ile onun siyasi kanadı Suriye Demokratik Konseyi arasında bir toplantı düzenlendi. Toplantı, sözde Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi’nin bakanlık binasında yapıldı.

Şam’a sunulan yeni teklif şu maddeleri içeriyor:

1.    SDG ve Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi’ne bağlı tüm güvenlik güçleri yeni Suriye ordusuna entegre edilecek.

2.    Tüm yabancı unsurlar (PKK kadroları) SDG’den ayrılacak ve kuzeydoğu Suriye’yi terk edecek.

3.    Suriye devlet kurumları bölgeye geri dönerek temel kamu hizmetlerini sağlayacak.

YPG/SDG’nin bu teklifi, örgütün ciddi bir dönüşüm sinyali verdiğini gösteriyor.

Artık yalnızca Şam’daki yeni yönetimi meşru olarak kabul etmekle kalmıyor, aynı zamanda hiçbir şekilde dâhil edilmediği cumhurbaşkanlığı ilan sürecini de kabullenmiş görünüyor.

Ancak bu teklif, müzakerelerdeki temel sorunu çözmüyor.

Şam, SDG’nin tamamen lağvedilmesini, silah bırakmasını ve bireysel olarak isteyenlerin yeni Suriye ordusuna katılmasını istiyor.

YPG/SDG ise SDG yapılanmasını koruyarak yeni Suriye ordusu içinde ayrı bir birim olarak kalmayı hedefliyor.

Eğer Şam, bu teklifi olduğu gibi kabul ederse ne olur?

 

SDG içindeki zorla silahaltına alınan kişiler terhis edilir ve SDG’nin asker sayısı yarıya iner.

ABD, SDG’ye verdiği maaşları keser. YPG’nin otoritesini maaş karşılığında kabul eden Arap unsurlar ve örgüte bağlı olmayan gruplar Şam’ın tarafına geçer.

DEAŞ mensupları ve ailelerinin bulunduğu hapishaneler ile kamplar Şam’ın kontrolüne geçer. Örgüt, "DEAŞ ile mücadele" kartını kaybeder.

YPG, Türkiye sınırındaki Kürt bölgelerine sıkışır ve Kandil’den gelen tecrübeli kadrolardan yoksun kalır.

Zamanla YPG, Suriye ordusu içinde bir polis gücüne dönüşür ve Suriyeli Kürt halkı, geriye kalan YPG/SDG yapısında daha etkin hâle gelir.

Sonuç olarak, örgütün talepleri kabul edilse bile YPG/SDG kaybetmeye mahkûm.

Yeni Suriye’ye hoş geldiniz.