Gençlik çağını birkaç evreye, ya da alt döneme ayırabiliriz. Hızlı büyüme ve uyanışın olduğu 11–15 yaşlar arası ergenlik yada ilk gençlik olarak bilinir. Olumsuz davranış ve tepkilerin yoğun olduğu evredir. 15–17 yaşları arası çekingenliğin ve kendine güvensizliğin belirgin olduğu delikanlılık evresidir. 17–21 yaşlar arası kendine güven ve gösterişin ağır bastığı delikanlılık evresi, 21 yaş ile 25 yaş arası da uzamış gençlik çağı olarak değerlendirilir. İnsan gelişimi fiziksel, , hormonal, duygusal, sosyal zihinsel, kişisel ve ahlâkî olmak üzere sekiz boyutta incelenebilir.
Bedensel Gelişm
Ergenlik döneminin göze çarpan ilk gelişmesi, boy ve ağırlıkta yaşanır. Kızların bedenlerinde görülen bazı değişikliklerle ergenliğe girilir. Vucudları şekil değiştirir, özellikle göğüsleri büyür, âdet görmeye başlar. Erkekler kızlardan ortalama iki yıl sonra ergenliğe girerler. Ergenlik döneminde boşalma (ihtilam) olur ve yüzde sivilceler görülür. Sakal ve bıyık tüyleri belirir. Bazı bölgeelrde (koltuk altı ve organ çevresinde) kıllanma ortaya çıakar. Ses kalınlaşır, erkeğe özgü vaziyet alır.
Cinsel Gelişim
Bedensel gelişimle beraber, fonksiyonlar devreye girer. Cinsel kimliği oluşmaya başlar. Ergenlik bedensel değişmeleri, kızlarda genç kız, erkek çocukara da erkek görünümü sağlar.
Çocuğa Buluğ Çağı Eğitimin Verilmesi: Bu eğitimin amacı biyolojik ve gelişimleri konusunda bilgi sahibi yapmak ve onların bilgi eksikliği sebebiyle yaşayacağı kaygılarının, gerginliklerinin azalmasını sağlamaktır. Cinsel gelişim ile ilgili bilgiler çocuğa, çocukluğun ilk yıllarından başlayarak ergenliğin sonuna kadar yaşıyla orantılı bir gelişim çizgisi içinde verilmelidir. Kız çocuğun annesi tarafından erkek çocuğun da babası tarafından daha belirtileri başlamadan bu devreye hazırlanmaları şarttır.
Öncelikle kız çocukalrın karşılaştıkları özel halleriyle ilgili durumlar hakında annesi tarafından aydınlatılması, gerekli sağlık ve temizlik kuralları öğretilmesi gerekir. Gençlere bilgilerin, büyükleri tarafından ve yeterli miktarda verilmemesi halinde çocukların sağlıklı olmayan kanallardan bu bilgileri almalrına yol açar. Bu kaynakların sağlıklı ve yeterli olmamasından ötürü, eksik ve yanlış bilgilerle yetişeceklerdir. Bu durumun en tehlikeli tarafı, bu bilgilenme sürecinin, gözlenemez ve denetlenemez bir şekilde gelişmesi olacaktır.