Birinci Dünya Savaşı'nın ardından Batı'nın diktatörya mengenesine sıkıştırdığı Orta Doğu halkları, Tunus'ta seyyar satıcılık yapan Muhammed Buazizi'nin 2011’de kendini ateşe vermesiyle yanan özgürlük hayaline tutundu. Kısa sürede Tunus, Mısır, Libya ve Yemen'de halk devrimleriyle sonuçlanan bir dalga yükseldi.
Tüm dünya bu işin sonunun nereye varacağını düşünürken Dera'da henüz lise çağındaki çocukların "Ey doktor, sıra sende" sloganları, Suriye'de özgürlük ateşini yaktı.
Baas rejiminin sözde güvenlik güçleri, 15 öğrenciyi kelepçeleyerek sınıflarından topladı.
Bu olay, kitlesel eylemleri tetikledi ve "Özgür Suriye" fikri Dera sokaklarında vücut buldu.
Esed rejiminden ayrılan askerlerin örgütlediği halk askerî direnişi, kısa sürede zaferler getirdi.
Suriyeli muhalifler, rejim güçlerini birçok cephede yenilgiye uğrattı. 2012 yılında Halep ve İdlib gibi stratejik şehirler, muhalifler tarafından ele geçirildi.
"Doktor" lakaplı Esed için tehlike çanlarının çaldığı, rejimin Şam ve çevresine sıkıştığı bir dönemde, düşmanı tamamen yenmeden "zafer" kazandığını düşünen siyasi, ideolojik ve teolojik tartışmalarla birbirine düşen muhalif gruplar arasında çatışmalar başladı.
Bu durum, terör örgütü DEAŞ'ın zemin kazanmasına, ortaya çıkan askerî ve siyasi boşluktan ABD desteğiyle yararlanan PKK'nın Suriye'de otonom yapılar kurmasına yol açtı.
Rusya'nın savaş uçaklarıyla yasaklı bombalar kullandığı, İran'ın sahaya sürdüğü mezhepçi çeteler ve rejim güçlerinin yüz binlerce insanı kadın-çocuk demeden katlettiği bu süreç, tarihin gördüğü en kanlı soykırımlardan birine sahne oldu.
Aradan geçen 13 yılda ülke içinde ve dışında zorla yerinden edilen 13,8 milyon insan, evlerini terk etmek zorunda kaldı. Bu sayının yaklaşık yedi milyonu, farklı ülkelere sığındı.
Birbiriyle mücadele ederek zayıflayan muhalifler, "tek çatı" altında toplanma gayretlerine rağmen Rusya ve İran'ın saldırıları karşısında 2015'ten itibaren İdlib'e sıkıştı.
Ve 27 Kasım 2024...
Muhalif gruplar, Halep'i özgürleştirmek için harekete geçti.
Kısa sürede Halep Kalesi'ne, "Özgür Suriye" bayrağı çekildi.
Muhalifler, hızlı zaferlerle Suriye'yi özgürleştirmeyi sürdürüyor. Esed güçleri, birçok bölgeden çatışmaya girmeden çekildi.
Suriye PKK'sı tarafından işgal edilen bölgelere yönelik operasyon haberleri de geliyor.
İsrail'in 7 Ekim 2023'te Gazze'de başlattığı soykırım saldırıları, tüm dünyadaki "İran" algısını yerle bir etti.
"Şii Hilali" hayaliyle mezhepçi çeteler eliyle Orta Doğu'da Sünni kıyımı gerçekleştiren İran'ın, İsrail'e karşı kâğıttan kaplana dönüşmesi, ABD ve İsrail'in saldırılarına "simülasyon" yanıtlar vermekten öteye geçememesi dikkati çekti.
Hatta bazı çevreler, İran'ın, Hamas lideri İsmail Heniyye'yi İsrail'e sattığını iddia etti. Hizbullah'ın, Lübnan'da ağır kayıplar vermesi ise bu algıyı daha da güçlendirdi.
Ukrayna Savaşı nedeniyle maruz kaldığı ambargolar ve içe kapanma süreci ile Rusya'nın son dönemde yeniden bu savaşa odaklanması, Suriye'deki gelişmeleri tetikleyen önemli bir unsur oldu.
Bugün yaşananlar, 2012 yılındakilere fazlasıyla benziyor: Özgürlük ateşiyle ilerleyen muhalifler ve Rusya ile İran olmayınca silah bırakıp kaçan Esad askerleri...
Hızlı zaferler herkesi heyecanlandırsa da geçmişteki hatalardan ders çıkarılmalı. Siyasi ve ideolojik tartışmalardan uzak durup düşmanı tamamen yenme zamanı.
Hesap zamanı "Ey doktor!"
Rusya ve İran'ın desteğiyle kaçtığın o mutlak son artık yakın.
13 yaşındayken işkenceyle katledilen Hamza Ali, sürgün yolunda boğularak can veren Aylan ve adını bile bilmediğimiz nice cennet kuşu için hesap zamanı.
Bu kez kaçamayacaksın!