İsrail’in Lübnan’a ve Hizbullah’a yönelik saldırıları artarak devam ederken Türk kamuoyundaki birçok uzman, İsrail’in Suriye’de de cephe açma ihtimalini değerlendiriyor. Ancak anlaşılan o ki Esed rejimi, Hizbullah, İran ve Rusya coğrafyayı karıştırmış. Aksi takdirde konvoyları güneye değil, kuzeye göndermelerini açıklamak mümkün değil. Ya da birçok uzmanın gözden kaçırdığı farklı bir değerlendirme ve tehdit algısına sahipler.
Son köşe yazımda Suriye’deki harekât söylentilerini kaleme almıştım. Sahadaki söylentileri ve Rusya’nın caydırma girişimlerini anlatmıştım. O günden bugüne birçok gelişme yaşandı.
Heyet Tahrir eş-Şam cephe açacak mı?
İlk iddialar, daha çok Suriye Millî Ordusu ekseninde gelişti. Daha sonra Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) üzerinden iddialar ön plana çıkmaya başladı. Suriyeli yerel medya organlarında yer alan iddialara göre, yabancı devletler HTŞ’ye cephe açması için lojistik, silah ve mühimmat sözü vermiş. Hatırlayacak olursanız Rusya, Ukrayna’nın, HTŞ’ye Rusya’ya karşı destek verdiğini iddia etmişti.
Bu iddia ile paralel olarak HTŞ’ye bağlı özel kuvvetler, tüm üyelerini acil eğitime çağırdı, İdlib hattında alımları artırdı ve cephe hatlarına yönelik sevkiyatlar gerçekleştirdi. Ancak HTŞ kaynakları, harekât hazırlığını teyit ederken henüz bir kararın verilmediğini ifade etmektedir.
Yine Suriyeli medya organlarında yer alan bir iddiaya göre, Türk yetkililer HTŞ’ye saldırısından vazgeçmesi yönünde telkinlerde bulundu. Bir Türk helikopterinin, İdlib’in can damarı olan Bab el-Hava Sınır Kapısı’nın üzerinde uçması dikkati çekti.
Esed rejimi ve Hizbullah kuzeye birlik gönderiyor
Cephenin diğer tarafında ise Esed rejimi ve Hizbullah başta olmak üzere İran destekli Şii milisler, kuzey hattına yoğun sevkiyatlar gerçekleştiriyor. Takviyelerin arasında T-55 ve T-62 tankları, BMP-1 zırhlı araçları ve 2S1 Gvozdika obüsleri de bulunuyor. İlginçtir, bu takviyeler özellikle YPG terör örgütünün de bulunduğu Nubbl-Zehra ve Tel Rıfat hattına yönlendiriliyor. Zeytin Dalı Harekâtı ile İdlib bölgesinin kesiştiği alana doğru bir odaklanma var.
Ayrıca, İran destekli Beşşar Esed’in kardeşi Mahir Esed’in komutanı olduğu Dördüncü Zırhlı Tümen ve Rusya’nın desteklediği ve başında Süheyl Hasan’ın olduğu 25. Tümen, namıdiğer Kaplan Kuvvetleri de sevkiyat gönderdi. İlaveten Şii milisler ve Hizbullah, YPG’nin bulunduğu Minnag Hava Üssü’ne yerleşti.
Rus Hava Kuvvetleri hareketli
Sahadaki bu sevkiyatlar sürerken semalarda da ciddi bir hareketlilik söz konusu. Rusya’ya ait Su-24 ve Su-34 savaş uçakları, İdlib semalarında uçuşlar gerçekleştirdi. Ayrıca, Mi-35 ve Ka-52 helikopterleri de Halep şehri ve çevresinde alçak irtifa uçuşu yaparak gövde gösterisinde bulundu. Son olarak dokuz ayrı Rus savaş uçağı da İdlib üzerinde uçtu.
An-30 keşif uçağı üç ayrı günde İdlib ve güvenli bölgelerin üzerinde görüntülendi. Suriyeli muhaliflerce ateşlenen MANPADS hava savunma füzeleri uçakları vuramadı.
Peki İsrail ne yaptı?
Suriye’nin kuzeyinde tüm bunlar yaşanırken İsrail Özel Kuvvetleri, işgal altındaki Golan Tepelerinden Suriye’nin güneyine sızarak bölgedeki koyunları çalıp geri döndüler.
