İstanbul, tarihî ve kültürel zenginliklerinin yanında birbirinden farklı lezzetleriyle bilinir ve gastronomi alanında da iyi bir şöhreti vardır. Bu lezzetlerin başında ise lahmacun, döner ve baklava gelir.

Lahmacun

İlk ısırıkta, Anadolu'nun bereketli topraklarına götüren bir lezzettir lahmacun. Yerken ağızda dağılan her bir lezzet parçası, merada serbestçe otlayan hayvanların etinin lezzetini, tarladaki buğdayların kokusunu ve taş fırının sıcaklığını hatırlatır. Altın sarısı rengini alan, çıtır çıtır olmuş hamurun üzerindeki lezzetli harç, fırından yeni çıkmış sıcacık lahmacunun o büyüleyici buharı ile birleşince damaklarda patlayan bir lezzet olur ve âdeta büyüler insanı.

Döner

İstanbul, dönerin tahtını kurduğu ve bu eşsiz lezzetin en tutkulu biçimde sunulduğu şehirdir. Döner, sadece sokakların kalbinde atıştırmalık bir yiyecek olmakla kalmaz, aynı zamanda lüks sofraları da süsleyen, saygı duyulan bir lezzettir. Bu kentte döner yemek, şehrin ruhunu tatmak ve damağınızla büyülü bir yolculuğa çıkmaktır. Şehrin her bir köşesinde, kendi özel sırlarını saklayan dönerciler, bu lezzeti keşfetmek isteyenlere kapılarını aralar. İstanbul’da döner, şehrin mistik havasını bir lokmada hissetmektir.

Baklava

Dil üzerinde zarifçe dans eden, çıtırtısıyla hafızalara kazınan efsanevi bir lezzettir baklava. Kökeni Gaziantep'in bereketli topraklarına dayansa da İstanbul'da bambaşka bir kimliğe bürünür. Burada baklava sadece bir tatlı değil, asırlara meydan okuyan bir kültür mirasıdır. Şehrin birçok yerinde damaklarda unutulmaz izler bırakan baklava ustaları, bu eşsiz tatlıyı keşfetmek isteyenleri bekler. Her bir dilim, İstanbul’un tarihî dokusundan ilham alarak âdeta bir sanat eseri gibi sunulur.

Bugün size İstanbul'da lahmacun, baklava ve döner üzerine uzmanlaşmış üç lezzet durağını anlatacağım. İlki Bakırköy’de “Yeşilköy Taşfırın”, ikincisi Fatih’te “Baklavacı Kahramanzade 1975”, üçüncüsü ise Üsküdar Bulgurlu‘da “Mekân Közde Döner”.

Yeşilköy Taşfırın Yöresel Pide Lahmacun

“Lahmacun lezzetinin efsanevi yoluculuğu”

Marka tescilli Yeşilköy Taşfırın restoranı, Bakırköy'ün Yeşilköy mahallesinde 14.01.2017 tarihinde Ramazan Altun, Osman Ayaz ve Abdullah Ayaz’ın ortaklığında kuruluyor. Yeşilköy Taşfırın’ın marka adındaki Yeşilköy kelimesi bulunduğu konumdan, Taşfırın ise fırının özelliğinden gelmektedir.

Gerçek lahmacunun adresi

Bakırköy'ün tarihî sokakları, beklenmedik sürprizlerle dolu bir keşif yolculuğuna davet ediyor. İşte Yeşilköy Taşfırın da bu sürprizlerin en lezzetlisi. Lahmacunun gerçek adresini arıyorsanız, yolunuzu buraya mutlaka düşürmelisiniz. Taze açılmış hamurun üzerinde konulan baharatlı kıyma harcı, fırında pişerken âdeta bir şölen başlatır. Damaklarda bırakacağı izler, sizi Anadolu'nun bereketli topraklarına doğru unutulmaz bir yolculuğa çıkaracak. Yanında sunulan yeşillikler, soğan, maydanoz, domates, roka ve limon ise bu şöleni taçlandıran unsurlar. Her bir lokma, geçmişin izlerini taşıyan, geleneksel lezzetlerin modern bir yorumu olsa gerek. Yeşilköy Taşfırın, İstanbul’un en iyi lahmacuncuları arasına rahatlıkla girebilir.

Her damak tadına hitap eden lezzet

Yeşilköy Taşfırın, bir ustalık eseri. Ramazan Altun'un önderliğindeki deneyimli ekip, lahmacuna olan aşklarını her bir ürüne direkt yansıtıyor. Hem Urfa'nın tarihî lezzeti klasik lahmacunu hem de Gaziantep'in zengin baharatıyla harmanlanan lahmacun, mekânın spesiyalleri arasında yer alıyor. Ayrıca Adıyamanlı Ramazan Usta’nın tüm lahmacun çeşitlerine getirdiği yorum da restorana özgü farklı bir tat oluşturuyor. Karadeniz'in yöresel pideleri de bu lezzet şölenine yeni bir boyut katıyor. Mekândaki iki fırın ise ürünlerin taze ve sıcak olarak misafirlerle buluşmasını sağlıyor. Her yaştan ve her damak tadından insana hitap eden bu lezzet, herkesi kendine hayran bırakıyor.

Baklavacı Kahramanzade 1975

“Tarihin tadı, geleceğin lezzeti”

Fatih'in kalbinde, Vatan Caddesi ile Akdeniz Caddesi'nin kesiştiği noktada, baklavanın sırlarını çözmek isteyenler için bir cennet var: Baklavacı Kahramanzade 1975 yılların deneyimiyle yoğrulmuş Gaziantepli ustaların sihirli ellerinde şekillenen baklava, âdeta bir sanat eseri gibi. İncecik yufkaların arasına gizlenmiş bol fıstık ve ceviz, şerbetin tatlı dokunuşuyla birleşince, damakta unutulmaz bir lezzet şöleni başlıyor.

1945’ten gelen tatlıcılık

1945'te dedenin kadayıf satışı ile başlayan, 1975'ten itibaren de kebapçılık ve baklavacılıkla devam eden Kahraman ailesinin bu yeni mekânında, Gaziantep baklavasının büyülü lezzeti, havuç dilimi, burma kadayıf ve Maraş dondurmasının eşsiz uyumu ile buluşuyor. Malatya'dan İstanbul'a uzanan bir lezzet yolculuğunda, Kahraman ailesi ve Gaziantepli Yaşar Usta'nın ortaklığında, özenle seçilmiş malzemeler ve ustaların sihirli dokunuşlarıyla hazırlanan baklavalar, her damak zevkine hitap ediyor. Bu ürünleri tercih edenler, İstanbul’a ziyarete gelen Amerika, Avrupa ve Arap ülkelerinden turistler ve gastronomiye ilgi duyan Türk misafirler.

Baklavanın cezbedici kokusu

Bu lezzet mekânında, baklavanın altın sarısı güzelliği, misafirleri kendine hayran bırakıyor. Hava, baklavanın cezbedici kokusuyla dolarak âdeta bir lezzet davetine dönüşüyor. Mekânın her köşesi, geleneksel Türk mutfağının zenginliğini yansıtıyor ve modern bir dokunuşla harmanlanarak unutulmaz bir deneyim sunuyor. Cebrail Kahraman, "Baklavacı Kahramanzade 1975" adıyla bir lezzet zinciri kurmayı hedefliyor. Bu düşüncenin temel taşları ise, kalite, lezzet ve müşteri memnuniyetidir. Kahramanzade, sadece damaklara değil, aynı zamanda gönüllere hitap eden bir lezzet durağı olarak Fatih'in ve İstanbul'un vazgeçilmez lezzet adreslerinden biri olmaya aday.

Mekân Közde Döner

“Elden ele, dilden dile dolaşan lezzet”

Üsküdar'ın nadide semti Bulgurlu’da, dönerin sıradanlığını aşan bir lezzet durağı var. Sinan Canayakın tarafından 2015 yılında kurulan Mekân Közde Döner’de döner sadece bir yemek değil, bir deneyim. Ustaların özenle seçtiği etler, özel yöntemlerle hazırlanan soslarla buluşarak damaklarda unutulmaz bir tat bırakıyor.

Közde pişen döner ile tandırda pişen lavaşın buluşması

Köz ateşinde yavaş yavaş pişirilen döner, her lokmada farklı bir lezzet sunuyor. Geleneksel yöntemlerle hazırlanarak tandırda pişen çıtır çıtır lavaşın eşsiz uyumu, dönerin lezzetini katbekat artırıyor. Yanında sunulan ikramlar ve ayran ise bu lezzet şölenini tamamlıyor. Mekân Közde Döner'de yediğiniz her lokma, sizi döner lezzetinin büyülü dünyasına doğru unutulmaz bir yolculuğa çıkaracak. Restoran, dönerin farklı sunumlarıyla da öne çıkıyor. İster yaprak közde döner, ister pilav üstü, ister döner beyti ya da mis gibi tereyağı ve sos eşliğinde harika İskender. Tandır lavaşta dürüm döner, fırında pişen tombik arası döner ya da klasik ekmek arası tüm lezzetleri tadanların damakları şenleniyor. 

Dönerin ötesinde bir konsept

Mekan Közde Döner, sadece döner yapan bir yer değil, aynı zamanda bir konsept restoran. Sinan Canayakın'ın özenle kurguladığı bu mekânda, dönerin her detayı düşünülmüş. Etin seçimi, marinasyon süreci, pişirme yöntemi ve sunum, her aşamasıyla özel bir özen gösteriliyor. Lezzetin sırrı ise, Mekân Közde Döner'in taze ve kaliteli malzemeler kullanmasında yatıyor. Balıkesir yöresinden gelen özel besi danalarının eti, usta ellerde işlenerek eşsiz bir lezzet sunuyor. Dışarıda yemek, bazen bir zorunluluk bazen de bir keyif vesilesidir. Sebebi ne olursa olsun, dışarıda yemek, kaygılardan uzak ve keyif verici bir deneyim olmalıdır. İşte Mekân Közde Döner de dönerin ötesine geçerek, lezzeti bir deneyime dönüştüren bir mekân.