Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) başkanlık seçimleri artık iyice yaklaşmış durumda. Ülkede başkanlık seçimleri; Temsilciler Meclisi ve Senato seçimleri ile birlikte 5 Kasım 2024 tarihinde gerçekleşecek. Cumhuriyetçilerin adayı uzun süredir belli, Donald Trump. Ancak Demokratlardaki belirsizlik hâlâ devam ediyor. Partinin ileri gelenleri ve ABD’deki müesses nizam Biden’a baskı yaparak nihayet çekilmesini sağladı. Şu an için ileri gelenler, Başkan Yardımcısı Kamala Harris’i Biden’ın yerine Trump’ın karşısında aday olarak gösterme noktasında anlaşmış görünüyor. Kamala Harris, Demokrat Parti Ulusal Kongresi'nde delegeler tarafından yeterli oyu alması hâlinde Demokratların resmi adayı olacak. Böylece ABD’nin 60. başkanı bu iki adaydan birisi olacak. Tabii öldürülmezlerse.

ABD’deki seçim süreci, Trump’a yapılan suikast girişiminin gölgesinde devam ediyor. Bir önceki yazımda ülkedeki zehirli atmosfere değinmiştim, Demokrat elitler medya desteğiyle büyük bir hamle yaparak Biden’ı alaşağı etmeyi başardı. Biden’ın yaşı ve sağlık durumu Trump karşısında şansını gittikçe zayıflatıyordu; hele ki suikast girişimi sonrası kahramanlaşan Trump karşısında hiç şansı kalmamıştı. Dolayısıyla kurşunu Trump yese de öldürülen Biden olmuş oldu. Peki Kamala Harris, Trump karşısında ne kadar etkili olacak? Şu an için asıl soru bu gibi görünüyor.

Kamala Harris, Biden’ın başkan yardımcılığını yaptığı dönemde ortaya ciddi bir başarı koyabilmiş değil. Özellikle göçmenler ve mültecilerden sorumuydu ve Meksika sınırını görece güvence altına alması gerekiyordu ki bu hususta da başarılı olamadığını söylemek kolay olacaktır. Kendi çalışanları tarafından dahi sevilmeyen bir profil olarak lanse ediliyor. Elbette şimdi müesses nizam ve liberal demokrat ABD medyası tarafından büyük bir kamu diplomasisi kampanyası başlatılarak öne çıkartılacak. Ancak yeterli olacak mı, ciddi soru işaretleri barındırıyor.

Burada Kamala Harris’in, başkan yardımcılığı için kimi seçeceği de önemli olacaktır. Beyaz bir Amerikalı, erkek siyasetçi olacağını öngörebiliriz. Böylece kendisinin siyah-Hintli kimliğini dengeleyecek bir aktör olması olası. Yine kadın kimliğini ve Trump/Vance ikilisinin kürtaj gibi hususlardaki karşıtlığını araçsallaştırmaya çalışacaktır. Ancak Harris’in asıl stratejisinin Trump karşıtlığı üzerinden inşa edilmesi çok olası. ABD’de Trumpçılık ne kadar güçlü bir akım ise Trump nefreti de en az o kadar güçlü durumda. ABD’lilerin önemli bir kısmı Trump’tan nefret ediyor ve Kamala Harris bu nefreti mobilize etmeyi başarırsa seçmenlerini daha fazla sandığa taşıyabilir, bu durumda elbette seçilme şansını artıracaktır. Şu ana kadar yapılan anketlerde Trump, Kamala Harris’e karşı hep önde görünüyordu. Kamala’nın kazanabilmek için çok iyi bir başkan yardımcısına ve kampanyaya ihtiyacı olduğu açık.